Bu yil Lula and Adele'in okul ogretmen toplantilarina gittigimizde, ikisinden de bir surpriz vardi. Lula'nin sinifinda (3. sinif) ogrenciler anne babalari icin mektup yazmislardi. Adele'in sinifinda ise kendilerini cizip ogretmenlerine 1. siniftan ne beklediklerini soylemisler, ogretmenler de bizim icin yazmisti.
Lula'nin beklentileri akademik takvimleri dogrultusunda. El yazisi ile yazmayi ogrenmek istiyor (ben el yazisindan hic hoslanmadim, artik ogretilmesi gerekmedigini dusunuyorum), okudugu kitaptan bahsediyor, yapicagi projeler icin heyecanlandigini soyluyor. Sonra da bize bir soru sormus: "Ucuncu siniftan ozel anilariniz var mi?" diye. TED Ankara Koleji'ne transfer olup Rahime Onder'in ogrencisi olmak ozel ve ilginc idi...
Lula'nin guzel el yazisi, duzenli satirlari harika ve sakin kisiligi de mektubuna yansimis!
Didi sanatci olmak istedigini yazmis. Bunun sebebi sanati cok sevmesi (resim, cizim, vs...) ve de ailesinde pek cok kisinin sanatla ugrasmayi sevmesiymis! Sonunda da birinci sinifta okuma ve yazmayi ogrenmek istedigini belirtmis cunku ailesinde bir ki disinda herkes okuma yazmayi biliyormus. Bu beni cok guldurdu ve dusundurdu. Acaba okuma yazmayi bilmeyen kendisi mi yoksa Buddy mi diye merak ettim. Ayrica okuma yazmayi ogrenmek istemesinin sebebinin kendi yapmak istedikleri degil ama ailenin diger uyelerine yetismek olmasi, ruh halini biraz daha iyi anlamami sagladi.
Bu surprizi eve getirip Adele'e sordugumuzda, okuma yazmayi bilmeyen kisinin Ayla (yani 18 aylik yegenim) oldugunu ogrendik. Kendisini bu kategoriye sokmamasi cok hosuma gitti - yakinda basariyla kitap okuyacagindan kendisinin his suphesi yok!